8 Aralık 2007 Cumartesi

çeçe sineği bi tane, adı dej.

dejavu dej dej.

sabahları yapılacaklar listesiyle uyanmak gibi eziyetli bir şey yok. üniversite yurdumu taşırken veya buraya ilk gelişimde de olmuştu bu his ama bu sefer daha ağır.

postaneyefiyatsor*kolibul* dolduryolla* bilgisayartamiri* bisiklettamirivesatışı* bavulyap* fazlaeşyalarıver/sat* stajbaşvurusu* "beni hatırladınız mığ"maili* mailöncesiCVyazımı* referansmektubudilenmesi* odatemizleboşalt

bık bık bık. böyle sinek vızıldaması gibi, insanın beynini yiyo zira ben bugün de bunlardan hiçbirini hayata geçirmiyciim. vicdan sinekleri.

şu ilk üç kısım mesela. koli bulmak. büyük karton kutu işte, dolduruyosun koli oluyo. yok yok yok. olanlar çok ufak. sonra bilgisayar... windows yüklemek ne kadar sürebilir ki? bunalç. bahanem tabii ki çok, zira mütemadiyen erteleyebilmek için kişinin kendini ikna edebilmesi de bir sanat ama karın doyurmuyor atam. hava çok sevimsiz. burda (den haag, okul kütüphanesi) olmak istemiyorum aslında; ama bu havada yürüyecek kadar da bunalmadım yani. ay hep aynı şeyleri yazıyorum. tezim bitti boşluktayım. ankara ataletine kavuşup bir adet minder mantarı oluciim. sonra işte belki belki puf.

staj başvurularına baktım.. çevre başlığı yok. hala kırsal kalkınma içinda kendime yer açmaca çabası. puf. gazetelerden de bunaldım. ingilizce konuşmaktan da. katerina var, yunanlı, onunla konuşuyorum nerdeyse bi tek. tavla oynadık hatta. ay puf. puf böree. rakı-bal-tarçın karışımlı bi şi yapıyolarmış onlar, ben bilmem valla, ondan deniycez belki. maksat iş. kokteyl gecesi hohoyt. rakıyla bal çarpar sanki. ısıtıcakmışız bi de. bana ters aslında ama nedir yani, daha iyi bi seçenek mi var?

burada bolca yaşadığım "nerelisin acebağ" sorusu ve tahminlerine muhteşem bir ekleme perşembe gecesi geldi. öncelikle beni hollandalı sandılar ki, ebatlarımla ancak 8 yaşında bir hollandalı olabilirim. ondan sonra "Aruba'dansın o zaman kesin" dediler. 2 kişi, gayet kendilerinden emin. Aruba evet, karayipler. Hatta Beach boys, Kokomo... ve işin komiği, onlar Arubalı. hayat. daha önce Güney Afrika, Yeni Zelanda, Portekiz, Mısır falan duymuştum da bu enteresan oldu.

Ama şu an Aruba'da olmak ister miydim? eh bittabi.

4 yorum:

Peanut Butter and Black Coffee dedi ki...

Aruba, jamaica ooo I wanna take ya/To bermuda, bahama come on pretty mama/Key largo, montego baby why dont we go/Ooo I wanna take ya down to kokomo/Well get there fast/And then well take it slow

Soyledim ben hepsini ofiste simcik :D
Cok ilginc olmus hakkaten!
Valla seker kolay gelsin, ne diim. Ama bi basladin mi kolayliyor, valla.

ne yazdı ne yazamadı dedi ki...

ya ben anlamadım neden koliye para veriyorsun ki? ben taşınacağım zaman markete gidip boş kolilerini istemiştim onlar da vermişti. parasız. gerçi sonra taşıma şirketi hepsini boşaltıp kendi kolilerine koymuştu ama :(((((
taşınma sinir bozucudur nokta. ozellikle de sana yardım edecek bir allahın kulu yoksa...

deryik dedi ki...

PBBC: ben bi de "aa o sarkidaki ulkee" demistim, ayip oldu.

ne yazdi ne yazamadi: cunku burasi hollanda. her seyin bir bedeli var ve maalesef marketten koli istesem adam iptal olur, anlamaz. ama okul bedava veriyomus galiba bize, sorucam bulucam.

ne yazdı ne yazamadı dedi ki...

ilginnçç...boş koli için para istemek...hmm...demek ki bu dünyadaki en cins memleket fransa değilmiş...demek beterin beteri varmış...iptal olur diyosun yani, o derece...don kardeşim sen geri don, nene gereeeeeek, peh!

Powered by Blogger

eXTReMe Tracker