7 Ağustos 2008 Perşembe

rosato

bugün ev nüfusu +2 artacak. güzel şeyler bunlar arada.
şehirlerarası otobüslerin mola yerlerini özlemek de mümkün. özellikle bolu'da tuhaf şeyler görüyorum ben. ilkokul çocuğu çizmiş gibi boydan boya gökkuşağı, kahverengi kartal/şahin/doğan bi şi bi şi bi kuş, kocaman dev kelebekler... deryik doğa gördü. adeta.

üç tane seramik başlı kanca askı aldım, dünyam değişecek diye umuyorum.

annemin kendini 50 küsur yaşından sonra dikişe ve "zorla insanları dans ettirmeye" vuran bi arkadaşı var. mesleki olarak da civarında geziniyorum.

derken efendim bi tükan gördüm.türkbükü'nün "halk" tarafında. pek halk işi diil fiyatları ama olsun, mühim değil. bakmaya geldik. sahibi olan hanım çok şekerdi. artık üretilmeyen el işi göz nuru kumaşları toplayıp, dikip, gerekirse çok güzel renklere boyayıp, yeniden elbiseler yapıyolar. yani ama cidden yapıyolar. insana delice dokunma, üst üste yığıp içinde yüzme isteği veren yumuşaklıkta kumaşlar. kolunun kenarında minik bi iş. "o kumaş 300 yıllık, işlemesi 200 yıllık" böyle bi şi. müzelik. satıyolar. alıp giyen oluyo mu diye sordum, insan cidden kıyamaz gibi. oluyomuş ki tükanmış. tükan tükan.

sonra tülbent denen güzide kumaşa yıllardır dokunmadığımı orda fark ettim. tülbent ya, bildiğimiz tülbent. yok. eskiden elbiseleri olurdu tiril tiril, çok güzel. made in india olmayan. beyaz tülbent, ipek gibi, ay hatta resmen: bebek poposu gibi. şimdi siz merakla tükanın adını bekliyosunuzdur belki, istanbul şubesi de varmış acıbadem'de hatta... ama kesinlikle hatırlamıyorum. deryik farkı ho ho ho. neyse amaç tanıtım değil, birilerinin buna kafa yormasına sevinmek. o kumaşların kalmadığına yanmak. belki tekstil sanayiicileri birliği (mi neyse artık) ortak bi sergi (mi neyse artık) hazırliycakmış. etrafta şile bezi bile yok. buldan'da tezgahlar 2000'den 300'e inmiş. annemin romantik romantik "bütün kış iğne oyası yapıyosunuz diğğ miiğğ" dediği pazarcı teyze "yooo bunlar makine, bak sentetik, biz de toptan alıyoruz" dedi mesela. öyle bi şi işte. yaşasın okulumuz, makinemiz. ama insan dokunmak da istiyo yahu. terinizi silecek tülbent kalmadı, "çin'de üretim yapalım"mış. yapın yapın. üretin satın. bi de alıp atalım. bürümcük 30 cm dokunup sonra açılırmış mesela. bilmiyodum öğrendim. yokmuş yok. orda kalıp saatlerce konuşabilirdik gibi. güzeldi işte. evet bi servet istiyo her parçaya, evet acaba kumaşı topladıklarının cebine ne kadar para kalıyo vs vs... soru çok. ama parmak uçlarım bayram etti, ben pamuklu kumaşa çok uzun zamandan sonra ilk kez dokunmuşum. tülbenti çok uçuk, ekru gibi bi renge boyamışlar, tülbent resmen rengini bulmuş.

neyse işte, dokunma hissi de mühim bi şi. tülbentler de tükenebilen şeyler.
çakma lacost t-shirt ve prada çanta hayaliyle kavrulan turistlere vaha olmayı bi bıraksak mesela... "pazarlık yapın" dendi diye arsızca 40 ytl'lik mala "a 15 veririm en çok" diyen hollandalı turiste "yürü git" diyebilen o teyzeden bikaç tane daha olsa. semt pazarları "ay doğuya geldim ne şirin, pazarlık yapmayı öğrenicem hihihihi" turistleri, "ne satsak kardır" hesabı her dilden her milletten kadına uygun laf atan cingöz ve terli gençleri, bebek arabasında yarı baygın veletler, şehrin içinde yağlı ve terli gezmeyi tatil sanan bir sürü bira göbekli, orta yaşlı ve kırmızı erkek turist ve kumaş yığını altında, havasız, sıcaktan bunalmış,bi şiler satmaya çalışan satıcılarla dolu çok hazin yerler artık. koca kıçına uygun taklit pantolon bulamayınca iskoç aksanıyla satıcıya söven kadını mesela, merdaneli çamaşır makinesinden geçirmek istemiştim, kısmet değilmiş.

neyse. bu da böyle bir trt 2, bucak bucak anadolu ve onun kaybolan el sanatları seansı olsun. dokundukça gözleri dolan bi tuhaf aile olduğumuzu da orda fark ettik ve ben annemin bu kadar çok kumaş çeşidi filan bildiğini yeni öğrendim.

tükandaki hanfendi "kendimize çok ayıp ediyoruz, başka bir şey değil" demişti. aynen öyle.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Yazınızı okudum çok hoşuma gitti.Ama anı zamandada üzüldüm. Malesef biz bu durumda oldukça o iskoç aksanlılarla daha çok karşılaşırız. Ama merak etmeyin SİDE de bir teyze daha var yürekli başı yukarıda EMEKLİ HEMŞİRE onların hakeyigini yeri geleice sakınmadan söyleyen. Sizi seviyorum hayatta başarılr diliyorum.

Powered by Blogger

eXTReMe Tracker